Üretkenlik ve yüksek verim, hayatımızın neredeyse üçte birini geçirdiğimiz çalışma alanlarıyla derinden ilişkili bir konudur. Proaktif bir çalışma ortamı sunmak için ergonomik ihtiyaçlar, karşılanması gereken en önemli unsurdur. Dikkat dağılımı ve konsantrasyon eksikliği yaratan faktörler beklenmedik ve istenmeyen sesler olup üretkenliği ve verimliliği ciddi oranda etkiler.
Ses izolasyonu ile gürültü kontrolü ele alınıp iş yerlerinde fiziksel konfor arttırılır ve çalışanların keyif alabileceği ortamlar oluşturulur. Gürültü kontrolünün olmadığı zayıf akustiğe sahip ortamlar ise ses dalgalarının çevrelerindeki boşlukla düşük gürültü kalitesi üretecek şekilde etkileşime girmesine neden olur. Ofis planlanmasında departmanların konumları belirlenirken birbirleriyle kurdukları ilişki ve yakınlık düzeyinin yanı sıra, ürettikleri gürültü seviyesine göre planlamanın yapılması temel faktörlerden biri olup, doğru bir planlama ile ofis içi gereksiz gürültü oluşumu önlenerek akustik konfor sağlanabilir.
Çalışma alanlarında zayıf akustiğe neden olan problemler
İlk göze çarpan ve yaygın kusur, açık planlı ofis tasarımlarıdır. İşyerleri açık planlı ofis tasarımlarını ekip çalışmasını, yaratıcılığı ve iletişimi arttırdığından dolayı tercih eder ancak bu tasarımda eksik kalan bir nokta vardır ki o da gürültü seviyesidir. Tasarımlarda estetik ve optimal işlevsellik arasındaki dengenin korunması gerekir. Gürültü seviyesinin artmasıyla dikkat dağınıklığı ve stres de artar bu durum üretkenliğin istenildiği alanlar için problem oluşturur. İş hayatındaki stres, çalışanların yaşamlarına ve sağlıklarına da yansıyabileceğinden akustiğinin ne kadar önemli bir durum olduğu daha iyi anlaşılır.
Diğer bir zayıf mimari akustik nedeni çalışma alanlarında yüksek tavan tercihidir. Açık ve ferah hissettirmesi için tasarlanan yüksek tavanlı çalışma alanları yankıya neden olur. Yankı ses dalgalarının belirli bir mesafeyi kat etmesi ve geri yansımasının uzun sürmesiyle oluşur. Sert yüzeylerin de kullanımıyla yankı büyük bir probleme dönüşür. Çalışanlar ve ekipmanlardan yayılan ses ile ofisler kaosa sürüklenir. Kaotik bir ortamda düşük performans ve konsantrasyon eksikliği kaçınılmaz bir durumdur. Sesin iyi karşılanmaması sinir bozucu olabilir ve ruh halini etkiler. Buna ek olarak, çalışanlar arasında iletişim bozukluğu yaratır ve fikir alışverişinde bulunulması engellenir. Ses ruh halini, üretkenliği ve refahı etkileyen en büyük etkenlerden biridir. Ofis içi bölücü seperasyon düzenlemeleri önemli ölçüde ses yutucu yüzeyler oluşturarak akustik konfora ciddi katkı sağlar. Aynı zamanda görsel zenginlik yaratarak da mekan tasarımlarını zenginleştirir.
Çözümleri ise :
Çözüm olarak zayıf akustik tasarımı kontrol etmek ve yankıların süresini azaltmak için ses emici veya akustik paneller kullanılır. Açık planlı mekanlara akustik bariyer oluşturmak için sessiz çalışma alanları veya toplantı odaları eklenmesi gerekir. Kaliteli ses izolasyonu ise dışardan gelen gürültüleri engeller. Burada en önemli konu seçilen malzemedir. Kullanılan malzemeler ne kadar yüksek standartlarda, ne derece yoğun ve kalın ise akustik uygulaması aynı oranda etkili olur. Ağırlıklı olarak sert, parlak yüzeyler içeren ofisler, daha fazla ses absorbe etmek yerine yansıtılacağı için daha yüksek bir yankılanma süresine sebep olur. Ofis tasarımlarında akustik konfor için ana prensip, sesin yankılanmasını ve çoğalmasını önleyecek ses yutucu malzeme kullanımıdır. Emici ve yumuşak malzemeler ses dalgalarının serbest sıçramasını sağlar ve yankıyı önler.