İNŞAAT SEKTÖRÜNDE YALITIM MALZEMESİ

Enerji  ve  Tabii  Kaynaklar  Bakanlığı  tarafından  24  Haziran  2004  tarihinde  onaylanan  “Enerji  Verimliliği Stratejisi”;  Türkiye’deki  nihai  enerji  tüketim sektörlerindeki  enerji  verimliliğini  AB  standartlarına çekmeyi hedeflemektedir. Avrupa Komisyonu Enerji ve Ulaşım Genel Müdürlüğü’nce yapılan çalışmalara  göre, toplam enerji kullanım dağılımı % 32 ulaşım, % 28 endüstri  ve % 40 binalar  olarak  belirlenmiştir. Binalardaki enerji kullanımının ise % 85’inin ısıtma için harcandığı ortaya çıkmıştır. Bu sonuca göre enerjide en büyük  tasarruf  potansiyelinin  binalarda  olduğu  açıkça görülmektedir.

Ülkemizde,  enerji  kaynaklarının  daha  verimli kullanılabilmesi  ve  nihai  enerji  tüketim sektörlerindeki enerji verimliliğinin  Avrupa Birliği  (AB) standartlarına çekilmesi  stratejisi  hedeflenmektedir.  Ülkemizdeki yüksek bina stokları ve bina sektöründe hızlı büyüme, ısı yalıtımının önemini fazlasıyla anlatmaktadır. Isı yalıtım uygulamalarında  ısı  iletim  katsayısı  düşük,  yanmaz, kolay uygulanabilir  ve  ekonomik  ısı  yalıtım malzemelerine ihtiyaç duyulmaktadır.

Sürdürülebilirlik  ve  ekolojik  tasarım  konuları  son zamanlarda inşaat sektöründe araştırılan ve uygulanan en önemli  konular  arasında  yer  almaktadır.  Yeşil  bina tasarım  standartlarına  göre  sertifika  veren Enerji  ve
Çevre Dostu Tasarımda Liderlik, Bina  Araştırmaları Kurumu  Çevresel  Değerlendirme  Metodu gibi  uluslararası  yeşil  bina değerlendirme sistemleri sertifika programları ülkemizde de uygulanmakta ve doğa dostu, enerji korunumu yüksek ve sağlıklı yapılar hızla çoğalmaktadır. Sürdürülebilir  ve  sağlıklı  yaşam  koşullarını  sağlayan ortamlar  tasarlanırken  dikkat  edilmesi  gereken kriterlerden birisi  de akustik  konfor şartlarıdır.  Bina ve çevresel akustik konfor  şartlarını içeren kriterler  her  ne kadar yeşil bina sertifika programlarında  yer alsa  da  bu programlarda  ön  plana  çıkan  doğal  aydınlatma  ve havalandırma gibi kriterler, akustik gereklilikler dikkate alınmadan uygulandığında  yapılarda  daha  çok  akustik problemler yaratmaktadır.

Enerji kaynaklarının  hızla azalması  yüzünden alternatif enerji üretim metotları üzerinde yoğun çalışmalar devam etmektedir.  İnşaat  sektöründeki  enerji kullanımı, dünyanın  toplam  enerji  kullanımının  ve  sera  gazı emisyonlarının  önemli  bir  bölümünü  oluşturduğundan binaların  enerji  verimliliğini  artırma  çalışmaları  önem kazanmıştır.  Bu  bağlamda  enerji  tasarrufu  açısından yalıtım  önemli  yer  tutmaktadır.  Yalıtım  teknolojileri sayesinde enerji kaybı minimize edilebilmektedir. Uygun metotlarla  üretilen  yalıtım  malzemeleri  iyi  yalıtım performansı  sağlayarak  uzun ömürlü,  ekonomik, çevre dostu ve  sağlıklı,  yerel ve sürdürülebilir olabilmektedir. Bu kapsamda ısı ve ses yalıtımı konutlarda makul enerji tüketimi, yeterli konfor ve sağlık koşullarıın sağlanması açısından büyük önem taşıdığından  gün  geçtikçe bu tür yalıtım ürünlerine olan talep büyük ölçüde artmaktadır. Bu  çalışmanın  amacı  geleneksel,  alternatif ve  gelişmiş bina  yalıtım  malzemelerinin  zayıf,  güçlü  yanlarını  ve çeşitli  özelliklerini  ısı  ve  ses  yalıtımı  açısından değerlendirmektir.  Bu  değerlendirmede  ısıl  ve  akustik özellikler, su buharı  direnci, yangın  direnci ve  çevresel özellikler dikkate alınmıştır.

Ayrıca çalışmada pencere ve dış  duvar alanı değişiminin, bina ısıtma enerjisi ihtiyacına ve optimum yalıtım kalınlığına etkisi araştırılmıştır.  Yakıt  maliyetleri  ve  ülkemizin  enerjide  dışa bağımlılığı düşünülerek, projecilerin ve uygulamacıların daha bilinçli olarak binalarda optimum kalınlıkta ısı yalıtımı yapmaları gerektiği tavsiye edilmiştir. Ayrıca ısı, ses ve  yangın  yalıtımını  birlikte  yerine  getirebilen  yalıtım malzeme  ve  tekniklerinin  araştırılıp  geliştirilmesine önem verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Binalarda enerjinin  verimli kullanılmasına  konutlarda  yalıtım  malzemesi  ve  kalınlığının  doğru  olarak  saptanmasıyla  ve binaların  mimari  detaylarının  ısıtma  gereksinimlerini azaltacak  şekilde tasarlanmasıyla  başlanabileceği  ifade edilmiştir.

Günümüzde  bina ısı  yalıtımında  yaygın  olarak  mantolama yöntemi  kullanılmaktadır. Bu  yöntemde  daha çok keçe, genleştirilmiş polistiren  sert köpük  (EPS),  haddelenmiş sert polistiren köpük (XPS), poliüretan köpü gibi köpükmalzemeler ya da taş yünü-cam yünü gibi mineral yünleri (MW) ve ahşap yünü olmak üzere, lifli malzemeler yalıtım bloklarının yapımında tercih edilmektedir.

Keçenin ısı yalıtım değeri 0.030, ses yalıtım değeri tuğla + İzoGuard 50/70 dB, ses problemlerinizde akustik özelliği sayesinde konfor sağlar, malzememiz nefes alır, kanserojen değildir, Oeko-Tex (bebek kıyafetlerinde bulunması zorunlu olan standart) özellliğine sahiptir, antibakteriyaldir, toz tutmaz, zor alevlenici sınıfındadır, su ile temasında yapısında bozulma olmaz, yüksek yapışma mukavemetine sahiptir, uygulama kolaylığı vardır, uzun ömürlüdür, Çevre dostudur, darbeye karşı dayanıklıdır. Deprem direnci sağlar. Deprem esnasında duvarlarınızın dağılmasını engeller. Kısa sürede uygulanması ile size zaman kazandırırken ,boya kokusu, toz-toprak ve uzun süren tadilat derdinden kurtulursunuz. Banyo gibi ıslak hacimlerde de fayanslarınızı kırmadan üzerine kullanabilirsiniz. Hem siz hem de ülkenin ekonomisine yapılan yalıtımın katkısı büyük olur. Enerji tasarrufu yapmanızı sağlar. O yüzden Keçe Yalıtımı son zamanlarda çok fazla talep görmektedir .